Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 27 Mayıs 1960 darbesinin yıldönümünde önemli açıklamalarda bulundu. Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, bu tarihin Türk demokrasi tarihinin kara lekesi olduğunu vurguladı. Milletin iradesinin silah zoruyla çiğnenmesinin kabul edilemez olduğunu belirten Bakan, darbenin Türkiye'nin gelişmesini engellediğini ve toplumsal yaralar açtığını hatırlattı. Türkiye Yüzyılı hedeflerine ulaşmak için çalışmaların kararlılıkla devam edeceğini belirten Tunç, ülkenin geleceği için daha güçlü ve büyük bir Türkiye hedefiyle çalışacaklarını dile getirdi. Bu hedef, milli iradenin üstünlüğünü her koşulda savunarak, hukuk devletinin güçlendirilmesiyle gerçekleşecektir.

27 Mayıs Darbesinin Demokrasiye Etkisi

27 Mayıs darbesi, sadece bir askeri müdahale değil, aynı zamanda demokrasi mücadelesinde önemli bir dönüm noktasıdır. Bu olay, vesayetçi zihniyetin Türkiye'ye karşı işlediği büyük bir kötülük olarak tarihe geçmiştir. Bakan Tunç, bu acı tecrübenin unutulmaması gerektiğini, her türlü vesayet anlayışına karşı mücadele edilmesi gerektiğini belirtti. Bu mücadele, milli iradeyi savunmak ve hukukun üstünlüğünü korumak adına kararlılıkla sürdürülmelidir. Bu vesayetçi anlayışın ülke geleceğine yönelik tehdit oluşturduğunu unutmamak ve demokrasinin korunması için her türlü çabayı göstermek zorundayız. Gelecek nesillerin de bu önemli derslerden öğrenmesi için tarihin doğru ve eksiksiz aktarılması büyük önem taşımaktadır.

Milli İrade ve Hukuk Devleti

Bakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde, istiklal ve istikbal için çalışmalara devam edileceğini açıkladı. Milli iradenin her zaman üstün tutulacağı ve hukuk devleti ilkesinin güçlendirileceği vurgulandı. Bu anlayış, Türkiye'nin geleceği için olmazsa olmaz unsurlardandır. Bakan Tunç, 27 Mayıs darbesi başta olmak üzere tüm darbe girişimlerini şiddetle kınadı. Ülkenin gelişmesi ve refahı için bu tür olayların bir daha yaşanmaması adına hukuk devleti ve demokratik kurumların güçlendirilmesi önemlidir.

Demokrasi Şehitlerinin Anısı

Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu başta olmak üzere tüm demokrasi şehitleri saygıyla anıldı. Bakan, "Yeter söz milletindir" diyerek mücadele edenlerin hatırasının yaşatılacağını ve onların mücadelesinin sonuçlarının bugün de hissedildiğini vurguladı. Bu şehitlerin verdiği mücadele, gelecek nesiller için örnek teşkil etmektedir. Onların özverisi sayesinde bugün daha demokratik bir Türkiye'de yaşıyoruz. Ancak, bu kazanımların korunması ve daha da geliştirilmesi için sürekli mücadele edilmesi gerektiğini unutmamalıyız. Onların anısına ve Türkiye'nin geleceği için demokrasiyi korumak ve geliştirmek hepimizin görevidir.